Eh be Cem abi, o haldeyim ki yazamadım bile. Oturup sohbet'ini arar oldum, üstünden çok geçti. Omzumdan tutup verdiğin vaatleri, kızışlarını bile özledim. Erken gittin be üstad, çok erken :(
Sana ait bir şiir hüzünlendirsin beni...
Dur! bırak kaynasın kahvenin suyu,
Bana İstanbul`u anlat nasıldı?
Bana boğazı anlat nasıldı?
Haziran titreyişlerle kaçak yağmurlar ardı
Yıkanmış, kurunurmuydu yine o yedi tepe
Ana şefkati gibi sıcak bir güneşle
İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste,
Yalanda olsa hoşuma gidiyor, söyle.
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be...
Dur! bırak, kalsın, açma televizyonu
Bana istanbulu anlat nasıldı?
Şehirlerin şehrini anlat nasıldı?
Beyoğlu sırtlarından yasak gözlerimle bakıp
Köprüler, sarayburnu, minareler ve halice öv
Diyiverdin mi bir merhaba, gizlice
İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste
Yalanda olsa hoşuma gidiyor, söyle.
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be...
Dur! bırak, kımıldama, kal biraz öylece n`olur
Kokun istanbul gibidir, gözlerin istanbul gecesi
Şimdi gel sarıl, sarıl bana kınalım
Gökkubbenin altında ordada beraber
Çok şükür diyerek yeniden başlamanın hayali
Hasretinin çölünde sanki bir pınar gibi
İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste
Yalanda olsa hoşuma gidiyor, söyle.
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be...
8 Şubat 2009 Pazar
Yazamadım bile...
Gönderen Cimbakuka zaman: 19:03
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 "Minute":
haftasonu programlara denk gelmişsindir özellikle oğlunun söylediği şarkılara. yok olmadı, olmuyor ne yazıkki kimse onun gibi söyleyemiyor, hissedemiyor işte...
:(
Yorum Gönder